Devletin en önemli gelir kaynağı elbette vergiler. Gelir kaynağının en önemli payına ve en yüksek mükellef sayısına sahip dolaysız vergilerin başında ise şüphesiz Gelir Vergisi bulunuyor. Gelir vergisi kanununda detaylı olarak tanımı yapılan gelir kısaca; bir yıl süresince, gerçek kişinin elde ettiği kazançların net toplamı olarak açıklanabilir. Burada nakdi gelirler yanında iratların da gelir olarak hesaba aldığını ve gelir vergisine tabi edildiğini belirtmemiz gerekiyor. İrat; herhangi bir faaliyette bulunulmadan, sermayeden kaynaklı kazançlara verilen isimdir. Bir arsa için alınan kira ya da faiz ödemeleri irat olarak değerlendirilir.
Geliri oluşturan unsurlar;
- Ticari faaliyetler dolayısıyla elde edilen kazançlar,
- Zirai faaliyetlerden elde edilen kazançlar,
- Ücretler,
- Serbest meslek erbaplarının faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar,
- Gayrimenkul sermaye iratları,
- Menkul sermaye iratları,
- Diğer sermaye unsurlarına dair elde edilen iratlar olarak sıralanabilir.
Gelir vergisi, gerçek kişilerin, yıl içerisinde elde ettikleri kazançlar üzerinden hesaplanırken bazı baremlerde değişen oranlara sahiptir. Bu durum, gelir bazında adaletsizliklerin engellenmesi ve vergi yükünün hakkaniyetle dağıtılması anlamında oldukça önemlidir. Gelir vergisi hesaplamalarında uygulanan en düşük vergi oranı, ilk basamak için %15 olarak belirlenmiştir. Artan gelir dilimlerinde; %20, %27, %35 ve %40 oranlarında gelir vergisi uygulanmaktadır. Kişinin takvim yılı süresince elde ettiği toplam gelirin net tutarı hangi vergi dilim aralığında bulunuyorsa, vergilendirmesi o dilim üzerinden yapılacaktır.
Gelir vergisine tabi olan iki mükellef türünden bahsedilebilir. Bunların ilki tam mükellef. İkincisi ise dar mükellef olarak tanımlanabilir. Türkiye Cumhuriyeti dahilinde yaşayıp, ikametgahı Türkiye’de olan, yıl içerisinde en az 6 ay ülke içerisinde yaşayan ve resmi makamlarda bulunan işyerlerinin yurtdışı ayağındaki işleri takip etmek üzere yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları, tam mükellef olarak sayılabilir. Türkiye’ye yerleşmemiş olsa da Türkiye’de elde ettikleri kazanç dolayısıyla gelir vergisine tabi tutulan ikinci gruba ise dar mükellef denilmektedir. Tam mükellefler; Türkiye içinde ya da dışında, her nerede olursa olsun elde ettikleri kazançlardan dolayı gelir vergisine tabi tutulurlar. Dar mükellef tanımına uyan kişiler için ise; sadece Türkiye içerisinde elde edilen gelir, vergiye tabidir.